Basarmak icin Gerekli Olan Hersey...

Previous Next
  • Aktepe Ögrenci Yurdu

    Bir insana verilen değer onun ahlak ve karakteri ile bağlantılıdır.Öğrencilerimizi hayata hazırlarken bu yöndeki gelişmeleri için bir birim oluşturularak , dürüst ,ahlaklı, manevi değerlerine bağlı,kültürlü, iyi karakterli,iyi insan,iyi yurttaş,erdemli faziletli bireyler olarak yetiştirmek temel amaçlarımızdandır. ...

  • Eğitim ve Sosyal İmkanlarımız

    * Alanında uzman eğitim kadrosu *Disiplinli ve düzenli etüt çalışması *Rehberlik bireysel danışmanlık *Başarı takibi ve birebir eğitim *Deneme sınavları *Teknolojik donanım *Gün içerisinde dinlenme ve sosyal kültürel faaliyetler ...

  • Başarılarımız

    2009 - 2010 Hatay yurtlar arası bilgi yarışması il birinciliği ve bölge (Adana , Hatay , Osmaniye , Mersin) İkinciliği ...

  • Sosyal Kültürel Faaliyetlerimiz

    Yurdumuzda muhtelif zamanlarda gerçekleştirilen özel geceler ve programlarla talebelerimize bilgi ve hünerlerini sergileyebilecekleri geniş bir sosyal faaliyet alanı sunulmaktadır.Bu sayede talebelerimiz bir yandan dinlenirken diger yandan manevi degerlerimiz , milli kültürümüz ve tarihimiz hakkında bilgilenmekte ve şuur kazanmaktadırlar ...

Posted by Hakkı Categories:

Osmanlıda Çıkma Teklifi:

Osmanlı zamanında bir adam bir bayanın karşısına geçer ve der ki ;
"-Ey dilberi ...rana! Ey tesadüf-ü müstesna! O mahrem suratınızı görünce size lahza-i kalpten sarsıldım... Niyetim acizane-i taciz etmek değildir.. Bilakis efkar-i umumiyede ufak bir aile bacası tüttürmektir.. Sözlerim sizi temin ve tatmin edecekse şayet zevc-i izdivacınıza talibim!.."

Bayanın cevabı;
"-O mahrem suratınıza bir sille-i osmaniye nakşedersem sekte-i kalpten terk-i hayat edersiniz..."
Posted by Hakkı Categories:

İmam’ı Gazali’ye Göre Öğretmen Nasıl Olmalı

1.Talebelerine kendi çocuklarıymış gibi muamele etmelidir.

2.Sadece Allah rızası için çalışmalı ve onu esas maksat yapmalıdır. Maddi menfaat ( para, mükâfat, teşekkür, vs.) beklememelidir.

3.Talebeye öğütlerini söylemeden çekinmemelidir.

4.Tedrisatta ( öğretimde )kolaydan zora, bilinenden bilinmeyene, yakından uzağa bir yol takip etmelidir.

5.Tek hedefinin kudret, kibir, rekabet,( kıskançlık) değil; Allah’a yaklaşmak olduğunu belirtmelidir.

6.Talebeyi kötü hareketlerinden dolayı ikaz etmelidir.

7.Öğrettiği ilmin dışındakileri kötülememelidir.

8.Talebenin bilgi seviyesi üzerine çıkmamalıdır.

9.Zekâsı sınırlı olan talebelere zekâlarına uygun konuları öğretmelidir.

10.İlmiyle amil olmalıdır.(Bilgisini ve talebelerine öğrettiği güzel davranışları bizzat yaşamalı, kendisi tatbik etmelidir.)

11.İlk suça göz yummalı, ikincisinde gizlice azarlamalı ve gerekirse kötü arkadaşlarından uzak tutmalıdır.
Posted by Hakkı Categories:

BAŞARI KALESİ

Gecenin karanlığı şehrin üstüne çökmüş, yıldızlar birer birer kendini göstermeye başlamıştı. Hepsi çok güzel parlıyordu. Arada serin bir rüzgar esiyordu. Bu ahenk içinde Mete oturduğu yerden doğruldu ve okuduğu kitabı masanın üstüne bıraktı. Balkonda beyaz bir ışık altında iki saatten beri kitap okuyordu. Kitabı masaya bıraktı; fakat kitabın onda bıraktığı etkiyi bir türlü üstünden atamadı. Çünkü okuduklarına inanası gelmiyordu. İnanamadığı şeyler de inanç hakkındaydı. İnanmanın başarı üzerindeki büyük etkisinden bahsediliyor, bunlar hakkında örnekler veriliyordu. Hatta bazı örnekler arasında üniversitede yapılmış deneyler yer alıyordu. Bu deneyler inancın maddeye meydan okuduğunu ve ilaçları bile etkisiz bıraktığını iddia ediyordu.Madem inanç bu kadar kuvvetli, o zaman niye insanların hepsi başarılı olamıyor?diye düşünmeye başladı. Büyük insanların hayat hikayelerini gözlerinin önüne getirdi. Bu insanlar; azimli çalışma, inanma, sabretme gibi üstün karakterlere sahipti. Çevresindekilerle bu insanları kıyaslayınca gerçekten de her insanda mutlaka bunlardan biri eksik oluyordu. Mete bu düşüncelerin arasından sıyrılarak haftaya gerçekleşecek olan son İngilizce sınavını düşünmeye başladı. İngilizce dersini geçmesi için bu sınavdan yüz üzerinden en az doksan alması gerekiyordu. Ve öğretmen hiç kimseye not olarak yüz vermeyeceğini söylemişti. Mete kendi kendine konuşmaya başladı. ?Esasında bu sınavdan doksan almamam için hiçbir sebep yok. Çalışırsam alabilirim. Ama ya çalışma isteği? O istek sınav zamanına kadar gelmezse? Ben bugün boşa mı kitap okudum. Doksan alacağıma gerçekten inanırsam alırım. Evet evet, ben hemen plan yapmaya başlayayım.? Mete, kendi kendine gerçekleştirdiği bu beyin fırtınası ile o gece müthiş bir plan yaptı.
Odasının her köşesine dosya kağıdına yazılmış doksan sayısını astı. Beyaz bir dosya kağıdında kocaman doksan sayısı vardı. Ve odanın neresine baksanız bu sayıyı görüyordunuz. İş bununla bitmedi. Mete kendini kontrol altına almıştı. Ve ona doksanı hatırlatacak bir işaret de bulmalıydı. Yumruğunu her sıktığında gözlerini kapayarak doksan notunu aldığını hayal etmeye başladı. Gecenin bu ilerleyen saatlerinde Mete müthiş bir strateji belirlemişti kendine. Parola ?kazanmak?tı. Ve kazanana kadar savaşacağına kendi kendine söz verdi.

Mete o gece rüyasında  büyük bir kale görür. Kocaman taşlardan yapılmış, bir çok penceresi olan bir kaledir bu. Mete kalenin şatafatlı kapısından içeriye girer. Onu yaşlı bir adam karşılar. Ve ona ?Evlat bu gördüğün kale Başarı Kalesidir. Bu kaleyi fethetmenin yolu içerdeki kapıları teker teker açmaktan geçer. Kapıların anahtarlarını sen yaparsın. Çünkü gerekli tüm donanım sana verilmiştir. Yeter ki onları doğru kullanmayı bil.? der. Ardından kaleden dışarı çıkar. Mete şaşırmıştır. Şaşkınlığını üzerinden atarak ilerlemeye başlar. İlk kapının üzerinde ?İnanç? yazılıdır. Mete?de zaten büyük bir inanç gücü olduğundan bu kapıyı düşünceleriyle yaptığı anahtarla açar. İkinci kapıda ?Çalışma? yazar. Mete bu yola baş koymuştur. Ne olursa olsun yılmayacaktır. Gösterdiği performans gücüyle yaptığı anahtarla bu kapıyı da açar. Kapılar birbirini takip eder. Ve en son kapıya gelmiştir. O kapıda ?Dürüstlük? yazmaktadır. Mete buna bir anlam veremez. Düşünmeye başlar. Ve tam o esnada saatin ziliyle uyanır.  Uyandığı gibi saati duvara fırlatır. Çok sinirlenmiştir. Çünkü başarı kalesinin tam son kapısını açacakken saat onu uyandırmıştır.
Günler birbirini kovaladı ve o an geldi. Sınav başlamıştı. Mete soruları teker teker yapıyor, hiç zorlanmıyordu. Sekiz bölümden oluşan sınavın tüm sorularını yanıtlamıştı. Sınavdan sonra en az doksan beklediğini tüm arkadaşlarına söyledi.
Yaklaşık bir hafta sonra sınav sonuçları açıklandı. Mete gerçekten de doksan almıştı. Öğretmen, kağıtları incelemeleri için öğrencilere dağıttı. Mete sınav kağıdını incelemeye başladı. Ve sekizinci bölümde öğretmenin yaptığı puanlama hatası dikkatini çekti. O bölüm beş sorudan oluşuyordu. Ve her soru aslında bir puandı. Fakat öğretmen, nasıl olduysa, her soruyu beş puan olarak değerlendirmişti. Böylece sınav 120 üzerinden değerlendirilmiş oluyordu. En yüksek notu Mete aldığı için 100?ü aşan olmamıştı. Mete gibi diğer arkadaşları da bu durumu fark etti. Ve hiç kimse öğretmene bir şey çaktırmamaya çalıştı. Zaten öğretmen de durumun farkında değildi. Mete o an için gördüğü rüyayı hatırladı. Ve arkadaşlarının tepkisini çekmemek için, öğretmene bu durumu sınıfta izah etmedi. Her ne kadar doksan notu sınıfı geçmesi için lazım olsa da dürüstlüğü elden bırakmamalıydı.
Teneffüs saati geldiğinde öğretmenin yanına gitti ve sınav kağıdında yapılan hatayı gösterdi. Ayrıca bu hatayı niye sınıfta açıklamadığını da anlattı. Öğretmen bunun üstüne Mete?nin dürüstlüğünden dolayı ona sözlü notu olarak yüz verdi. Mete öğretmenler odasından çıkarken öyle mutluydu ki, kendisini bir kaleyi fetheden kumandan gibi hissediyordu. Ve kalenin son kapısının neden dürüstlük yazdığını şimdi daha iyi anlıyordu.

Posted by Hakkı Categories:

Çinliler bu ağacı söyle yetiştirir:
Önce ağacın tohumu ekilir,sulanır ve gübrelenir.


Birinci yıl tohumda herhangi bir değişiklik olmaz. Tohum

yeniden sulanıp gübrelenir. Bambu ağacı ikinci yılda da toprağın dışına filiz vermez. Uçuncu ve dördüncü yıllarda her yıl yapılan işlem tekrar edilerek bambu tohumu sulanır ve gübrelenir.

Fakat inatçı tohum bu yılda da filiz vermez. Cinliler büyük bir sabırla besinci yılda da bambuya su ve gübre vermeye devam ederler.
Ve nihayet besinci yılın sonlarına doğru bambu yeşermeye baslar ve altı hafta gibi kısa bir sürede yaklaşık 27 metre boyuna ulaşır. Akla gelen ilk soru sudur : Cin bambu ağacı 27 metre boyuna alti hafta da mi? Yoksa beş yılda mı ulaşmıştır ? Bu sorunun cevabi tabii ki beş yıldır.

Büyük bir sabırla ve ısrarla tohum beş yıl süresince sulanıp
gübrelenmeseydi ağacın büyümesinden hatta var olmasından söz edebilir miydik?... Bir basarinin şartları her zaman çok basittir.


Bir sure için çalısın,
Bir sure tahammül edin.
Her zaman inanın
Ve hiçbir zaman geri dönmeyin.
Posted by Hakkı Categories: Etiketler:

Posted by Hakkı Categories: Etiketler: ,

 


interneti kullanırken anne babaların davranışları çocuklar için birer model teşkil etmektedir. Evdeki vaktinin büyük bölümünü televizyon veya internet başında geçiren bir anne ve babanın çocuğundan farklı bir davranış beklemeleri netice vermeyecektir.

Okul öncesi ve ergenlik dönemindeki gençler, teknolojik araçları ve interneti ebeveynlerinden daha çok takip edip kullanıyorlar. Bununla birlikte doğru ve etkin kullanmakta güçlük yaşadıkları da bir gerçek. Neticede de bir dizi problemle yüz yüze geliyorlar. Ebeveynlerin, böyle durumlarda çocuklarına nasıl yardım ve rehberlik edeceklerini bilmeleri gerekiyor.
Çocukların, kullandıkları internet hizmetlerini ebeveynlerinden daha iyi tanıyor olması, doğru ve akıllıca kullanabilecekleri anlamına gelmez. Çocuk, savunmasız bir şekilde her türlü içerikle karşı karşıya olduğu bu ortamda büyüklerin desteğine ve rehberliğine ihtiyaç duyar.
Aslında sadece çocuklar değil, herhangi bir aile bireyi de internet kullanmaya başladığı anda bir eğitim ve rehberlik hizmetine ihtiyaç duyar. Çünkü internet, sağladığı birçok imkânın yanında bir dizi
tehlikeyi de beraberinde getirir. Mesela kişisel bilgilerinizi talep eden internet servislerini okul, internet cafe vb halka açık yerlerden kullanacaksanız güvenlikle ilgili birçok şeyi biliyor olmanız gerekir.
Bu yazıda okul öncesi ve ilköğretim çağındaki çocuklar için internet kullanımında yapılabilecek rehberlik ve destek çalışmalarından bahsedeceğim.
Bir bilgi, resim ya da video internete yüklendikten sonra yayılır ve bir yerlerde ulaşılabilir bir kopyası muhakkak bulunur, yani sizin kontrolünüzden çıkar. Kontrolünüz dışına çıktığı için de kötüye kullanılma ihtimali her zaman vardır.

Kişisel Bilgiler ve Özellikler

Forumlara, portallara, genel olarak sosyal paylaşım sitelerin tamamına, üyelik gerektiren internet servislerine üye olurken sizden adınız, telefon numaranız, hobileriniz, okulunuz, sınıfınız gibi kişisel bil
gileriniz ve kişisel özellikleriniz istenir. Bu bilgilerin bazıları tek başına zararsız gibi durur ama çocuğun farklı internet servislerine kaydettiği adı soyadı, okuduğu okul bilgisi, ev adresi ve sevdiği yiyeceklerin isimleri gibi bilgiler kötü niyetli kişilerce toparlanırsa onu okuldan eve gelirken savunmasız ve tehlikeye açık hale getirecektir.
Bir bilgi, resim ya da video, internete yüklendikten sonra yayılır ve bir yerlerde ulaşılabilir bir kopyası muhakkak bulunur, yani sizin kontrolünüzden çıkar. Çocuğun arkadaşına gönderdiği bir e-posta mesajı tamamen iyi niyetle karşıdaki arkadaşı tarafından bütün arkadaş listesine gönderilebilir ve o mesajın içinde yazılı telefon numarası bir anda sayısını bilemeyeceğiniz kadar kişiye ulaşır. Kontrolünüz dışına çıktığı için de kötüye kullanılma ihtimali her zaman vardır.
Çocuğunuzu tanımadığı kişiler telefonla arayabilir, tehdit edebilir, kötü söz söyleyebilir ya da kandırabilir. internette sohbet esnasında gönderdiği resim ya da görüntüleri başka şekillerde yayınlanıp teşhir edebilirler, rahatsızlık verebilirler.
Bu tehlikelere siber taciz denilmektedir. Yaşına uygun olmayan şiddet, cinsellik ve siyaset içerikli mesajlar çocuğun e-posta adresine gelebilir. E-posta ekinde dosya olarak zararlı yazılım gön-derebilirler.Anlık sohbet ortamlarında kötü niyetli kişiler çocuğa zararsız gibi görünen sorular ve sohbetler yoluyla uygunsuz davranışlar telkin edebilirler.
internette forumların ve sosyal sitelerin yaygınlaşmasıyla birlikte çok fazla site üyelik gerektirmektedir ve bu siteler kişisel bilgi talep etmektedir. Birçok site zaten her bilgiyi zorunlu olarak istemez, sadece zorunlu istenen alanları doldurmak gerekiyor. Çocuklarımıza gerçekten gerekmediği durumlarda asla kişisel bilgi ve özelliklerini bu sitelere girmemesini söylemeniz ve zararlarını anlatmanız gerekiyor.

Çocuğuma Nasıl Destek Olabilirim?

Çocuğun internet servislerine kaydolmasına rehberlik yapın. Mesela e-posta adresini birlikte alın. Bir ödev sitesine gerçek isim yerine takma ad kullanarak, gerçek bilgiler girmeden üye olmasına yardımcı olun.
Arkadaşları ile paylaşmak istediği resimleri birlikte seçin, birlikte yükleyin. Bu esnada nelere dikkat
İnternetteki tehlikeleri bir nebze olsun azaltan bir uygulama var. aNette Çocuk Var ” uygulaması. Size tavsiye ediyoruz. Eğitim kurumları için hazırlanan uygulamanın en yeni özelliği bir program olmaması. Burada sınırlandırma internet sağlayıcı firma tarafından yapılıyor.
etmesi gerektiğini, neleri paylaşmaması gerektiğini konuşun.
Çocuğun sevdiği siteler hakkında, yararlandığı internet servisleri hakkında onunla sohbet edin. Öğrendiği yeni bir servisi size öğretmesini isteyin. Üye olduğu sosyal sitelere siz de üye olup arkadaşlarını tanıyın, yazışmalarına katılın.
Problem yaşadığı zaman interneti yasaklayarak tepki vermeyin. Yardımcı olmaya çalışın. Size gü-
venmesini ve iletişim kurmaya devam etmesini sağlayın.
Evinizde interneti tamamen kaldırmak veya yasaklamak çözüm değildir. Yasak olan şeyler daha fazla ilgi çeker. Ayrıca çocuk evden çıktığı anda her köşe başında kafese benzeyen internet kafelerle karşılaşmaktadır. Bu çok daha tehlikeli bir durumdur. internetteki tehlikeleri bir nebze olsun azaltan bir uygulama var: “Nette Çocuk Var” uygulaması. Size tavsiye ediyoruz. Eğitim kurumları için hazırlanan uygulamanın en yeni özelliği bir program olmaması. Burada sınırlandırma internet sağlayıcı firma tarafından yapılıyor.
internet, kolay iletişim sağlıyor. Evde kendisini yeterince anlatamayan genç internette arkadaşlıklar kurabiliyor. Onlara her türlü sıkıntısını açabiliyor. Eleştirilmiyor, yargılanmıyor. Çocuğunuzla daha fazla iletişim kurmanız, onun problemlerini anlayıp çözmeniz aranızdaki güven ve sevgi ortamını geliştirecektir. Aksi takdirde çocuk, ihtiyaçlarını karşılamak için farklı yollara başvuracaktır.
Posted by Hakkı Categories: Etiketler:

Posted by Hakkı Categories: Etiketler:

Başarının Sırları
Posted by Hakkı Categories: Etiketler:

Başarılarımız
Posted by Hakkı Categories: Etiketler:

Eğitim ve Sosyal İmkanlarımız
Posted by Hakkı Categories: Etiketler:

Aktepe Öğrenci Yurdu Kültür Turları
Posted by Hakkı Categories: Etiketler:

Sosyal Kültürel Faaliyetlerimiz
Posted by Hakkı Categories: Etiketler:

Misyonumuz (Aktepe Ögrenci yurdu )
Posted by Hakkı Categories: Etiketler:

Tanıtım (Aktepe Ögrenci Yurdu )

Posted by Hakkı Categories: Etiketler:

Aktepe Öğrenci Yurdu Merhaba

Deneme yazısı